Camdaki Kız Dizi Yorumu
Camdaki kız dizi ilk başladığında ‘Aman Allahım bu da ne böyle? The Handmaids Tale kokuları alıyorum’ dedim.
Diziyi izlerken zoomdan soğudum ve dizinin yavaşlığından birkaç yıl yaşlandım diyebilirim. Tamam Hint dizileri ülkemizde çok izleniyor ama millet uzaya giderken de artık bunları yapmasak mı acaba? İçimiz şişti. Bu arada 2012 yılında ‘Türkün Uzayla İmtihanı’ adıyla bir dizi çekildi. Imdb puanı da 2.3. Hedeflerimiz arasında olan uzaya gitmek umarım 2.3’lük bir performansla son bulmaz. Tabii Türk kökenli sayın Andriyan Nikolayev’ı saymıyorum.
İÇİNDEKİLER
Camdaki Kız Dizi İnceleme
Neyse dizimize dönelim, gerçekten ‘The handmaids Tale’ dizisi kuralları ile başlayan dizi oldukça ilgimi çekmişti. İzlemeyen varsa hala Blutv’den diziyi izleyebilirsiniz. Oldukça distopik olsa da bizim Cam kızdan eksiği var, fazlası yok valla. Ritüeller, kurallar, o rahatsız edici baskı bana açıkçası bu diziyi çok anımsatmış ve heyecanlandırmıştı. Ta ki Behlül ortaya çıkana kadar. Sedat’dan bahsediyorum tabii ki. Oldukça benzerler.
Türk psikiyatr, yazar ve sunucu olan Gülseren Budayıcıoğlu sağ olsun televizyon dünyasını yazdığı kitaplarla ele geçirmiş durumda.
İstanbullu Gelin, Doğduğun Ev Kaderindir, Kırmızı Oda Masumlar Apartmanı ve son olarak Camdaki Kız. Son mu olsa acaba? İnsan düşünüyor bazen psikiyatrist olarak yaşadıkları, duydukları odadan çıkmasa mı diyorum.
İçimiz şişti aşk acısı çekmekten, obsesif kompulsif bozukluk görmekten, çocukluğu rezalet olanlardan, onların büyümesinden ve psikopatlaşmasından. Çok acı var çok. Zaten her yer acı dolu. Kağıttan hayat olduk halk olarak. Empati kurdurmaya da gerek yok sanki artık, herkesin bir acısı var zaten, baksanıza Camdaki Kızcağız bile varlık içinde yokluk çekiyor.
Gittikçe acıya, kedere, mutsuzluğa, huzursuzluğa, takıntıya, hasta ruhluluğa boğulmamız Gülse Birsel’i göreve bile çağırtıyor. Zamanında 2.30-3 saatlik yerli dizileri eleştirmek için yapılan ‘Yerli Dizi Yersiz Uzun’ protestolarının yerini ‘Gülse Birsel Göreve’ protestoları alacak gibi duruyor.
Zaten komedi adı altında internet yapımlarına da baktığımızda saçma bir gülümseme alıyor espirilere.
Bir Yeraltı Sitcomunda İlginç Bazı Olaylar Doğsa da üçü bir Avrupa yakası, Bizimkiler ya da 7 numara etmiyor.
Fanustaki kızımıza geri dönelim. Annesi mi desem ne desem neyse spoiler vermiyim. Annesinin baskıcı tavrı ve yemesine bile karışmasının ardından insanın Nalan’ın ağzına etleri metleri zorla sokup üzerine en az 3 litre su içiresi geliyor.
Görünmez bir cam fanus var sanki kızcağızın etrafında. Kurallar kurallar kurallar. Ama annesi Feride Hanımın niçin bir vak’a olduğunu ilerleyen bölümlerde anlayacağız. Bu kadar namus bekçisi ve baskıcı olmasına hak verenler dahi olabilir. Nalan’ın iç mimar olabilmesi bile mucize aslında.
Feride hanımın Nalan’ı bir organı gibi görmesi bana başka bir yapım olan The Act dizisinin anımsattı.
Camdaki Kız Hikayesi
Gerçek bir hikaye olan bu dizideki karakterde Nalan’la yarışır diyebilirim. Bu da bir anne vakası. İçini umutsuzluk, hüzün kaplamak isteyen, Camdaki Kız yetmedi biraz daha acı istiyorum diyenlere öneririm. Benimde içimin parçalandığı ve çok beğendiğim bir dizidir.
Bir de Koroğlu baba var, bayağı bir yokluk içinde yaşadıktan sonra bu seviyelere geldiğini görüyoruz. İşte bu yüzden her şeyin fazlasıyla kıymetini biliyor. Ama çok abartılı tabii. Her şeye ve herkese karışıyor, her yeri yönetiyor. Feride hanımın farklı bir versiyonu diyebiliriz.
Ancak gramajları ölçerek, Taco’ya ölçtürerek yaşadığı hayatı ailesine öğretememiş ki o hariç ailedeki herkes lüks düşkünü. Lüks düşkünü olmamak için illaki yokluk mu görmek gerekiyormuş? Oğlu Sedat’a da hiçbir konuda güvenmiyor maaşallah. Valla servetini koklatmayanları da biliyoruz. Mesela Jackie Chan.
Oğlu yetenekliyse, zaten para kazanabileceğini ancak mirasını bırakırsa ve yeteneksizse birikiminin çarçur olacağını söylemiştir. Koroğlu babaya da böyle bir yol izlemesini tavsiye ederim.
Normal şartlarda iki bölüm yayınlanan bu diziyi anlatsam olaylar 3-4 dakika ya sürer ya sürmez.
Yani kitabın bir sayfası bir bölüm olacak gibi dururken böyle giderse sezonlar sezonları kovalar, ama yavaş yavaş kovalar. Hiç israf edilmez eminim. Bu arada kitapta yer alan asıl ‘çocukluğu’ nasıl işleyeceklerini merak etmiyor değilim, 4x hızında izleyebilirim sanırım. Tabii kitabı okurken hayal ettiğimiz gibi olmuyor bize geçen hisler. İşte o yüzden ne olur artık gerçek hikayeleri de kitapları da uyarlamaları da bir rahat bırakalım. Gerçek olmayan, ütopik şeyler izlemek istiyorum. Yeter diye bağırmak istiyorum.
Camdaki kız izlemek için youtube kanalından ulaşabilirsiniz.
Camdaki Kız Dizi incelemesi ‘ni beğendiyseniz kanalımıza abone olmayı unutmayın 🙂
Sık sorulan sorular;
Camdaki Kız Dizisi Oyuncuları Kimdir?
Nalan karakterini Burcu Biricik’in canlandırdığı Camdaki Kız’ın oyuncu kadrosunda; Devrim Yakut, Feri Baycu Güler, Feyyaz Şerifoğlu, Hamza Yazıcı, Hande Ataizi, Merve Polat, Nihal Menzil, Nur Sürer, Selma Ergeç, Şerif Erol, Tamer Levent ve Tuğrul Tülek yer alıyor.
Camdaki Kız Dizisi Kaç Sezon ve Bölümden Oluşuyor?
İlk bölümü 08.04.2021 tarihinde yayınlanmış olup her Perşembe günü Kanal d ekranlarında yayınlanan dizinin henüz kaç bölüm olacağı belirsizlik taşıyor.
Camdaki Kız Dizisinin IMDB Puanı Kaçtır?
6.9’dur.
Camdaki Kız Dizisinin Konusu nedir?
Dizi Gülseren Budayıcıoğlu’nun kaleme aldığı aynı adlı kitaptan uyarlanmıştır. Gerçek bir hikaye olmasının yanı sıra oldukça acı bir hayatı olan Nalan’ın yaşadıklarını ve annesi ile kurduğu bağın baskı üzerine olduğunu görüyoruz ve Nalan’ın da ortak olduğu birçok hayata ortak oluyoruz. Dizinin konusu oldukça ilgi çekici.
Camdaki Kız Dizisinin Yönetmeni ve Senaristi Kimdir?
Yönetmeni Nadim Güç, senaristi ise Seda Altaylı Turgutlu’dur.